Demre Myra Kekova Turu

• Antalya
• Alanya
• Belek
• Kemer
• Manavgat

Antalya çıkışlı Demre Myra Kekova Turu rotası, Akdeniz kıyısı boyunca uzanır ve Türkiye’nin en güzel kıyı şeridini görmenizi sağlar – uzun plajlar ve mavi lagünler, adalar ve ıssız koylar, yemyeşil tepeler ve kayalık dağ yamaçları…

Demre Myra Kekova Turu Hakkında

Turun ana hedefi, güçlü Roma eyaleti Likya’nın eski başkenti olan antik Myra şehridir, buradaki her şey hala büyük bir çağın ruhuyla doludur – devasa bir amfi tiyatro ve şehir kapıları, kayalara oyulmuş mezarlar ve bazilikalar.

Myra antik kenti, yüzyıllardır dindar Hıristiyanlar için bir hac merkezi olmuştur, çünkü burada onların önemli türbelerinden biri olan Aziz Nikolas Kilisesi bulunmaktadır.

Meraklı gezginler ve maceraperestler için Demre Myra Kekova Turu, kısmen tahrip olmuş sütunları, antik heykelleri, kemer parçaları ve kil amforaları ile batık antik Kekova kentini görmek için eşsiz bir fırsat.

Antalya, Belek, Side, Alanya, Kemer çıkışlı Demre Myra Kekova Turu sırasında ortasında cam pencerelerin olduğu bir yat ile tekne turu yapacaksınız. Akdeniz’in en saf zümrüt sularında yüzecek ve efsanevi Roma yerleşimlerini ve eşsiz arkeolojik buluntuları ziyaret edeceksiniz.

Antalya ile Demre arası mesafe

Akdeniz tatil beldelerinde tatil yapan turistler inanılmaz şanslı çünkü antik Likya yerleşimi olan Myra Antalya iline yaklaşık 150 km. ve bu mesafeyi 2,5 saatte aşabilirsiniz.

Konyaaltı’ndan Demre’ye kadar uzanan yolun neredeyse tamamı kıyı şeridinden geçmekte. Burada tanık olacağınız manzaraya inanamayacaksınız.

Konforlu bir otobüsün pencerelerinden yüksek kayalıkların ve yoğun sedir ormanlarının, sarp kıyıların ve ufka doğru uzanan denizin inanılmaz manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz.

Tur boyunca rehberimiz size eşlik edecek ve size sadece tarihi yerleri ve antik Likya devletini değil, aynı zamanda bir bütün olarak Türkiye’yi, asırlık gelenekleri ve yaşam tarzını, dini gelenekleri ve yaşamın özelliklerini anlatacaktır.

Myra Antik Kenti

Myra antik kenti  MÖ 5. yüzyılda. Akdeniz’e yakın sakin bir liman kenti olarak kurulmuş, büyük depremdeki yıkımdan sonra yeniden inşa edilmiş ve Demre veya Kale adını almıştır. Günümüze kadarı çok farklı uygarlıklar, düşmanlar, doğal afetler ve  birçok savaş gördümüştür.

Farklı zamanlarda şehir, Persler, Bizanslılar, Selçuklu sultanları ve Roma imparatorları tarafından yönetildi. II. Theodosius zamanında şehir en parlak dönemini yaşadı.

II. Theodosius saltanatı sırasında bazilikalar ve şapeller, meydanlar ve zafer takları, bir akropol ve 10.000 seyirci kapasiteli devasa bir amfi tiyatro inşa ettirdi.

Şimdi, antik kentin sokaklarında yürürken, istemsizce büyük savaşların ve muhteşem gladyatör dövüşlerinin, saray darbelerinin ve kanlı savaşların atmosferine dalıyorsunuz.

Roma mimarisinin ana anıtları, heykel, sütun ve lahit parçaları ile akropolün kalıntıları ve klasik amfi tiyatro tarzında inşa edilmiş çok katlı bir Roma arenasıdır.

Tiyatronun üst katlarında asalet için lüks localar vardı ve alt katlarda sanatçılar ve sporcular için odalar, gladyatörlerle acımasız dövüşlere götürülen vahşi egzotik hayvanlarla çevrili odalar vardı.

Dağlarda yükseklere oyulmuş lahitlere gömülen Likya mezarları, arkeologları ve tarihçileri, maceracıları ve meraklı gezginleri uzun yıllar cezbetmiştir, çünkü buradaki her taş hala eski zamanların sırlarını barındırmaktadır.

Aziz Nikolas Kilisesi

Demre Myra Kekova Turu programı aynı zamanda ana Hıristiyan kalıntılarından biri olan 4. yüzyılda kurulan St. Nicholas kilisesini ziyaret etmeyi de içeriyor.

Efsaneye göre Piskopos Nicholas, Noel hediyeleri geleneğini başlatan, gecenin karanlığında fakirlerin kapılarına hediyeler bırakan kişiydi. Bu nedenle halk ona Noel Baba ismini vermiştir. Günümüzde burası Noel Baba Kilisesi olarak adlandırılmaktadır.

Halk buradaki kiliseyi rahibin ölümünden sonra inşa etti ve yine efsanelere göre buraya gelen hacılar Aziz Nikolas’ın  lahitine dokunarak dualarının kabul olduğunu ve hastaların şifa bulduğunu söylediler.

Bu durum halk arasında bir mucize olarak günümüze kadar geldi. Ve aradan birkaç yüzyıl geçmesine rağmen, bir çok insan hala kilisenin duvarlarında yardım ve huzur bulmak için dua ediyor.

Kilisenin duvarları freskler ve mozaiklerle süslenmiştir. İncil sahneleri, antik lahit üzerindeki kabartmalar ve süslemeler, devlet tarafından özenle korunan geçmişin eşsiz hatırlatıcılarıdır.

Batık şehir Kekova

Demre Myra Kekova Turu son aşamasında ahşap bir teknede açık denize – batık şehir Kekova’ya doğru yelken açacaksınız.

Yüzyıllar önce meydana gelen yıkıcı depremler, kalıntıları hala deniz tabanında bulunan antik Likya kentlerini sular altına aldı. Teknenin cam alt kısmından amforalar ve sütunlar, kemerler ve taş merdivenler, sunaklar ve bir Bizans kilisesinin kalıntılarını göreceksiniz.

Bu esnada rehberiniz size batık şehrin tarihini anlatacak. Daha sonra yarım saatlik bir yüzme molası ve teknede hazırlanan enfes deniz ürünlerinden tatmak için demir atacaksınız.

Demre Myra Kekova Turu size tarihin ve mimarinin ünlü anıtlarını, gizemli antik yerleşim yerlerini ve cazibelerini tanıtacak.